top of page

Soğuk Plazma nedir

Cildimiz kendisini fiziksel ve kimyasal kirleticilerden, iklim ve sıcaklık değişikliklerinden, güneşin zararlarından ve enfeksiyonlardan koruyan bir bariyere sahiptir. Ancak maalesef bazı olumsuz koşullar bu koruyucu bariyere zarar verebilmektedir. Örneğin sivilce veya güneş hasarı bu işlevi bozabilir. Cilt gençleştirme ve gençleştirmeye yönelik yeni bir teknoloji olan soğuk plazma, çevre dokulara zarar vermeden, cildin alttaki katmanlarına kontrollü hasar oluşturma prensibiyle çalışır. Doku yenileme ve kolajen üretimini uyarma konusundaki potansiyel başarısı nedeniyle bu tedavi, özellikle yaşlanan cilt, güneş lekeleri, sivilce ve yara iyileşmesinde giderek daha popüler hale geliyor. Cildin alt katmanlarına aktarılan plazma enerjisinin anti inflamatuar etkisi ve kan akışını arttırıcı özelliği de aktif sivilcelerin iyileşmesini destekler. Bu, sivilceye neden olan bakterilerin hücre zarlarının yok edilmesiyle sağlanır.

 

 

ÇOKLU YENİLENİCİ ETKİSİ

Güçlü antimikrobiyal ve anti inflamatuar etkilere sahip olan enerjisi, cilt bariyerine zarar vermeden insan cildi üzerinde etkili ve güvenli bulunmuş bir sisteme sahiptir. Oksijen ve nitrojen gazı gibi gazlar özel teknoloji kullanılarak plazma enerjisine dönüştürülür. Bu gazların sürekli akışının yarattığı hızlı ısınma, cildin alt katmanlarında çok daha hızlı bir yenilenme sürecini tetikler. En iyi yönlerinden biri sadece hedef dokulara zarar vermesi, çevre dokulara zarar vermemesidir. Bu nedenle insan cildi için son derece güvenlidir. Ciltteki zararlı mikroorganizmaları ve bakterileri hedef alarak iltihabı da azaltan bir mekanizma ile hem sivilce gibi cilt sorunlarına hem de ince çizgiler ve kırışıklıklar gibi yaşlanma belirtilerine çözüm üretebilir. Soğuk plazma teknolojisinin cilt altındaki onarıcı ve yenileyici etkisi, ürünlerin gerçek cilt sorununa yönelik kullanılması halinde daha da hızlandırılabilir. Soğuk plazmanın enerjisi, işlemden önce uygulanan ürünlerin aktif bileşenlerinin cilt hücrelerine nüfuz etmesine yardımcı olabilir. Mikro dolaşımı iyileştirdiği bilinen bu teknoloji, kolajen ve elastin üretiminin önemli ölçüde azalmaya başladığı 35 yaş ve üzeri hastalar tarafından da sıklıkla tercih ediliyor.

 

 

CİLDİ GENÇLEŞTİRİR

Cildimiz sandığımızdan daha hızlı kendini yenileyebilen bir organdır. Parmağınızı kestiğinizde ne olacağını düşünün. Kanama bu noktada durmuyor gibi görünse de, birkaç gün sonra açık yaranın kapandığını ve kabuklandığını fark edebilirsiniz. Ancak cilt her ne kadar çok çabuk yenilenen bir organ olsa da. Hem yaşlanmanın kaçınılmaz etkileri hem de fiziksel ve kimyasal faktörler zamanla cildin yenilenme sürecinin yavaşlamasına neden olur. Zamanla aynaya baktığınızda gördüğünüz ince çizgilerin ve kırışıklıkların da nedeni budur. Kozmetik, medikal estetik veya cerrahi; İnsan her zaman daha genç görünmenin bir yolunu bulmaya çalışmıştır. Çünkü yaşlanma belirtilerini gizlemek görünümünüzü iyileştirmenin en iyi yollarından biridir. Yaşlanma Karşıtı Etkiler - Bunun nedeni, kırışıklıklar ve ince çizgiler gibi yaşlanma belirtilerini azaltarak cilt kalitesini iyileştirme yeteneğidir. Çünkü fibroblastların aktivitesini uyarır ve kolajen ve elastin üretimini tetikler. Bu da yaşlanmanın etkilerini tersine çevirmeye yardımcı olur.

 

YARA TEDAVİSİNDE SOĞUK PLAZMA'NIN ETKİLİLİĞİ

Sivilceler çeşitli tıbbi tedaviler ve cilt bakım ürünleriyle kontrol altına alınabilse de, iltihabın cilt üzerindeki etkileri yara izi adı verilen çukur benzeri izlere neden olabilir. Yara izi hem gençlerde hem de yetişkinlerde oldukça yaygındır, ancak tedavisi de aynı derecede zordur. Cilde kontrollü hasar veren soğuk plazma teknolojisinin çalışma prensibi ve etkinliği, mevcut birçok tedavi yöntemine alternatif olarak gösterilmesini mümkün kılmıştır. Ayrıca kolajen üretimini uyarmaya yardımcı olduğundan mevcut yara izlerinin görünümünü iyileştirmede de oldukça tatmin edici sonuçlar verir. Elektrik akımının havayla teması sonucu oluşan plazma enerjisini kullanarak deri altı hücrelere kontrollü hasar veren bu teknoloji, yarattığı ısı ve yarattığı mikro hasar sayesinde yeni cilt hücrelerinin oluşumunu hızlandırıyor. Bu da yara izi sorunu yaşayan hastalar için umut verici gelişmelerden biri.

bottom of page